Tartı kilo kaybettiğinizi göstermesine rağmen halen 1 beden daralma
olmamışsa, aksine vücudunuzda sarkma veya genişleme varsa, dikkatli olun! Bu
durum kaliteli bir şekilde kilo vermediğiniz anlamına geliyor. Kaliteli kilo
kaybı; az kilo kaybetmekle bile daha çok sıkılaşmak ve beden daralması demek.
Zayıflamış ve ideal kilo ile yağ aralığına gelmiş kişinin kas durumunun da
yeterli seviyede korunması veya artması durumu olarak nitelendiriliyor.
Acıbadem Ataşehir Cerrahi Tıp Merkezi Beslenme ve Diyet Uzmanı Oya Yüksek,
özellikle ideal kiloya yakın olan kadınların sadece estetik amaçla zayıflama
diyetleri uygularken çok dikkatli olmaları gerektiğini belirterek, "Her vücudun
alması gereken belli bir kalori değeri, karbonhidrat-protein-yağ dengesi,
vitamin ve mineral dengesi var. Bunlar yeterli alınmadığında çeşitli sağlık
sorunlarının yanı sıra kas kayıpları oluşuyor. Kas kayıpları da vücutta ciddi
sarkmalara neden oluyor. Dolayısıyla sıkı bir vücut ve çökmemiş bir yüz için
diyet yaparken kas oranlarının mutlaka korunması şart"diyor.
“
36 bedene düşeyim” derken vücudunuz sarkmasın
Her vücut belli bir yağ, kas ve su oranına sahip. Ayrıca her vücudun belli
bir kilo verebilme kapasitesi var. Eğer ideal kiloya yakınsanız, sadece estetik
amaçlı diyet yaparken çok dikkatli olun! Çünkü "Fazla kilo vereyim", veya "34-36
bedene gireyim" düşüncesiyle yaptığınız düşük kalorili veya gelişigüzel diyetler
kaslarınızda fazla kayba yol açabiliyor. Bunun nedeni ideal kiloya yakın
bünyelerin ve ideal oranda kas ağırlığı olanların yağ oranlarının düşük olması.
Israrla fazla kilo vermek istediğinizde yağ oranlarınız çok olmadığı için doğal
olarak kaslardan ve vücudunuzdaki sudan kaybedersiniz. Kas kayıpları da; gevşek
bir deri veya sarkmış bir vücut, zaman içinde tekrar alınan kilolar, yıpranmış
organlar, değişmiş kan değerleri (yüksek kolesterol, düşük şeker gibi.) ve
vücutta ağrıların oluşması gibi tablolar oluşturabiliyor ve birçok hastalığa
davetiye çıkarabiliyor.
Dikkat, bu diyetler kas kaybına neden oluyor!
· Metabolizmanın çalışabilmesi ve vücudun günlük fonksiyonlarını yerine
getirebilmesi için enerjiye ihtiyacı var. Ancak zayıflamak için kalori çok
düşürüldüğünde enerji ihtiyacı karaciğerdeki ve kaslardaki şekerden sağlanıyor.
Bu da uzun sürede kas kaybına yol açıyor.
· Aynı zamanda düşük karbonhidrat ile çok protein içeren diyetler de kas
kaybıyla sonuçlanıyor. Bunun nedeni ise vücut enerjisiz kaldığı için kastaki
depo şekeri kullanması.
· Yüksek karbonhidrat ile az protein de yine kas kaybına yol açan diyet
türünü oluşturuyor. Çünkü kaslar protein yapısında oldukları için yeterli
proteini sağlamak gerekiyor.
KASLARINIZI KORUMANIN 8 PÜF NOKTASI
Beslenme ve Diyet Uzmanı Oya Yüksek, diyet yaparken kasları korumanın püf
noktalarını şöyle sıralıyor:
1. Kilonuz belli bir yerde
sabitlenmiş ise zorlamayın: Her vücudun bir kilo eşiği
var. Dolayısıyla ideal kilonuza yakınlaşmışsanız ve zayıflamanız durmuşsa
diyetle zorlamayın. Kilonuz sağlıklı diyet uyguladığınız takdirde tekrar inmeye
devam edecektir.
2. Proteinden vazgeçmeyin: Ne kadar
sağlıklı protein alırsanız, o kadar sağlıklı kaslara sahip olursunuz. Ayrıca
kaliteli kilo kaybedersiniz. Her gün mutlaka bir öğün et grubu tüketin.
3. Bitkisel proteinleri ihmal etmeyin: Kuru fasulye,
nohut ve mercimek gibi bitkisel proteinlere diyetinizde haftada 2-3 kez mutlaka
yer verin.
4. Ekmeksiz öğün
geçirmeyin: Tam buğday, tam tahıllı veya çavdar türü ekmek
tüketin. Ekmek yerine arada bulgur pilavı, kepekli makarna veya yağsız çorba
yiyebilirsiniz. Ancak unutmayın ki bunlar birbirinin yerine geçseler de kan
şekerlerimizi dengeleme oranları aynı değil. Dolayısıyla zayıflamaya eşit oranda
yardımcı olmuyorlar.
5. Çok düşük enerjili
(kalorili) diyetler yapmayın: Aralarda 1-2 gün yapılabilirsiniz
ama bu süreyi uzatmamaya özen gösterin.
6. Tek tip ve monoton
beslenmeyin: Aralarda değişiklikler yapın. Kahvaltı öğünlerinin
içeriğini haftada birkaç kez değiştirmeniz bile kilo kaybını kolaylaştırır.
Örneğin kahvaltıya yumurta eklemek, ertesi gün tost yemek, arada yulaf ezmesi
eklemek gibi...
7. Kalori değerlerini sürekli
değiştirin: 1 hafta boyunca aldığınız kalori değerlerini sürekli
değiştirerek metabolizmanızı şaşırtın. Örneğin bir gün 1500 kaloriyle
beslendiniz, 1-2 gün bunu 1200’e düşürün, sonra araya sütlü tatlı veya
sevdiğiniz bir yemeyi ekleyerek kaloriyi hafif yükseltin.
8.
Sindirim probleminiz varsa mutlaka çözün: Çünkü
kabızlık karın şişkinliği, gaz problemleri ve ödem sorunlarını yaratıyor. Bu da
ne kadar diyet yapılırsa yapılsın kilo kaybını zorlaştırıyor.
Düşük kalorili diyetler hangi sorunlara yol açıyor?
· Bağışıklık
sisteminin bozulması,
· Hastalıklara sık yakalanma,
· Depresyon,
·
Beyin fonksiyonlarında bozulma,
· Demir eksikliği,
· Osteoporoz,
·
Bozulmuş kan şekerleri ve insülinleri,
· Düşük tansiyon,
· Sağlıksız cilt,
saç, tırnak,
· Genel olarak sağlıksız bir görünüm,
· Adet düzeninin
bozulması,
· Tiroit hormonlarının aktifliğini yitirmesi,
· Yüksek
kolesterol,
· Böbrek ve karaciğerdeki yüklerin artması.
Kaynak: www.acibadem.com.tr